Sevgili dostlar ortalık biraz karıştı. Malum borsa tarafından endeks 7850 puanın çevresinde dönüş dolaşıyor. ‘Yukarı mı gitsem, yoksa aşağı mı?’ çıkmazından kurtulamıyor. İsrail-Filistin savaşına yönelik endişeler tavan yapmışken bir de piyasalardaki bu kararsızlığa Yargıtay 3. Dairesi’nin TİP Milletvekili Can Atalay hakkkında ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması eklendi. Karara hem hükümet hem de diğer siyasiler tarafından farklı tepkiler var. Herkesin aklında ‘bir siyasi kriz çıkar mı, bu ekonomiye nasıl yansır?’ sorusu var.
Henüz olay çok taze. Herkes ne olup bittiğine bakıyor. ‘İş nereye varır’ konusu bir muamma. İlk olarak sürpriz diyebileceğimiz bu siyasi gelişmenin piyasalara yansımasına bakalım. Yargıtay’ın kararı piyasalar açıkken gelmişti. Ne borsaya ne de dolara bir etkisi piyasalar açıkken görülmedi. Akşam siyasilerin açıklamaları sonrasında biraz çetrefilleşti. Ama hem uluslararası piyasalarda işlemleri süren dolar kurunda hem de akşam seansında vadeli işlemlerde sert fiyat hareketleri görmedik. Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’ndan (VİOP) işlem gören BIST 30 vadeli kontratlarda bir miktar satış baskısı hissedildi. Ama orada da VİOP 30 kontratları kritik bölge olan 8600 puan üzerinde tutunmaya çalıştı.
Gelelim son yaşanan gelişmenin önümüzdeki dönemde piyasaları ve ekonomiyi nasıl etkileyeceğine… Herkes öncelikle Yargıtay kararının siyasi tarafta tansiyonu artırıp artırmayacağına bakacaktır. Burada kritik nokta hem Yargıtay hem de Anayasa Mahkemesi üyelerinin hükümete yakın kişiler tarafından atanmış olması. Dolayısıyla iki kurum arasındaki görüş ayrılıkları hükümet ile muhalefet arasındaki bir çatlaktan öte bir durumu ifade ediyor olabilir. Dolayısıyla piyasalar gelişmeleri ve özellikle hükümet cephesinden gelecek açıklamaları izleyecek ve ‘bekle-gör’ moduna geçecek. Zaten piyasalarda bir yön bulma çabası hakimdi. Yani borsada olası yukarı hareket için bir ‘duvar’ daha çıkmış oldu. Ama bu kısa vadeli bir belirsizlik. Bugün yarın ya ortadan kalkar ya da daha da derinleşebilir. Eğer yatırımcıysanız panik yapacak bir durum yok, fakat temkini de elden bırakmayın! Gelişmelerin makro ekonomik dengelere de etkisi olabilir. Malum hem Hazine ve Maliye Bakanı hem de Merkez Bankası Başkanı yabancı para girişi için çalışıyor. Bu son gelişmeler bu para arayışını etkiler mi etkilemez mi bilmiyorum ama gelişmelerin nasıl sonuçlanacağı önemli. Yani uzun lafın kısası, şu ortalıktaki toz duman dağılana kadar biraz beklemek en mantıklı seçenek. Son gelişmeler nereye varacak, nasıl sonuçlanacak bir görmek lazım. Siz siz olun acele karar vermeyin!
Görüşmek üzere…